Hava Durumu

#Sendika

Haberin Analizi - Sendika haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Sendika haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Hak İş Genel Başkanı'ndan 12 Eylül vurgusu Haber

Hak İş Genel Başkanı'ndan 12 Eylül vurgusu

(ANTALYA İGFA) - Eğitim seminerine Genel Başkanı Arslan’ın yanı sıra Hizmet-İş Sendikası Genel Başkan Yardımcıları, Şube Başkan ve Yönetim Kurulu Üyeleri, İşyeri Sendika Temsilcileri, Komite Başkanları ve Yardımcıları ile Uzmanları katıldı. Genel Başkanı Mahmut Arslan, eğitim seminerinde HAK-İŞ ve Hizmet-İş sendikamızın tarihi yürüyüşü ve çalışma hayatına ilişkin açıklamalarda bulundu. Hizmet-İş Sendikamızın kurulduğu yıl olan 1979 yılının Türkiye çalışma hayatı açısından krizlerle ve sorunlarla dolu yıl olduğunu ifade eden Arslan, “Böyle zor bir ortamda Hizmet-İş Sendikamız, büyük bir azimle ayağa kalktı. Daha bir yaşındayken 12 Eylül Askerî Darbesi ile karşı karşıya kaldı. 12 Eylül Darbesi yalnızca siyasi partileri değil, Türkiye’nin tüm birikimlerini yerle bir etti. Toplumun bütün kesimlerini etkilediği gibi, Sendikamız ve HAK-İŞ de bu darbeden büyük yaralar aldı. Ancak biz teslim olmadık. Mücadele ettik. Biz boyun eğmedik, biz direnerek hak için dimdik ayakta kaldık. Tehditlerin, baskıların, haksızlıkların hüküm sürdüğü bir dönemde, biz gücümüz yettiğince dik durduk, bu zalim düzene boyun eğmedik.12 Eylül Darbesi sonrası Türkiye’yi bir kez daha karanlığa sürükleyen 28 Şubat Darbesi ile karşılaştık. Bu da tıpkı 12 Eylül gibi, toplumun değerleriyle savaşan bir darbeydi. Bu süreçte bizler, yine büyük bedeller ödedik. Sendikamıza üye olan işçilere baskı yapıldı, üyelerimiz istifaya zorlandı, darbecilerin kontrolündeki sendikalara yönlendirildiler. Belediyelerde tehdit ve baskılarla karşılaştık, pek çok üyemiz işini kaybetti. Ama biz yine direndik. Çünkü millete rağmen kurulmuş bir düzene asla “evet” diyemezdik" dedi.   “Hizmet-İş’in Farkını İyi Bilelim” Sendikamızın emekçiler için geçmişte büyük mücadeleler verdiğini dile getiren Arslan, “Emekçilerin haklarını korumak için Konya, Bursa, İstanbul, Ankara ve Bolu gibi büyükşehirlerde, emekçilerin hakları için büyük grevler yaptık ve bu mücadelelerde emekçilerin yanlarında olduk. Bugün de Van, Diyarbakır, Ağrı ve Ankara’da Altındağ Belediyesi’nde işten atılan arkadaşlarımız için mücadele veriyoruz. 31 Mart’tan sonra birçok işçi işsiz kaldı. Bugün Türkiye’nin dört bir yanında benzer vakalar yaşanıyor. 2019’da yaşadık, tekrar yaşanmasın dedik. Ama şimdi daha ağırını yaşıyoruz. Sendika olarak işten çıkarılan üyelerimize dedik ki; ‘Yanımızda olun, eylem yapalım, dava açalım, sizi yalnız bırakmayalım.’ Sendika olarak açtığımız davalarda vekalet ücreti dahi almıyoruz. Bu, Türkiye sendikal tarihinde bir ilktir. O yüzden hepimiz bulunduğumuz yerin ve bu sendikanın ne anlama geldiğinin farkında olalım. Hizmet-İş’in farkını iyi bilelim” ifadelerini kullandı. “İlk Kapıcı Örgütlenmesini Biz Yaptık, Şimdi Sıra Ev İşçilerinde” Hizmet-İş’in öncülüğünde sendikal mücadeleye neler eklendiğine de değinen Arslan, “Türkiye’nin ilk kapıcı örgütlenmesini ve grevini biz yaptık. 1986 yılında, Kapıcıları sendikalı yapan ilk sendikayız. Şimdi ev işçilerinin sosyal güvencelerinin mücadelesini veriyoruz. Yaklaşık bir buçuk milyon ev işçisinin hakları için çalışıyoruz. Onlar da bu ülkenin görünmeyen emekçileri. Onlara da sahip çıkacağız. Taşeronlara yaptığımız gibi, ev işçilerine de haklarını teslim edeceğiz. Sorunları çözmek için yanlarında olacağız” diye konuştu. “Bizim Bütün Mazlumlara Borcumuz Var” “Ülkemizin, bölgemizin ve küremizin bütün mazlumlarının, haksızlığa uğramışların, zulüm görenlerin HAK-İŞ’ten alacağı var” diyen Arslan, “Bizim bütün mazlumlara borcumuz var. Derisinin rengi, konuştuğu dili, yaşadığı coğrafya, inancı, mezhebi, ne olursa olsun, insan olan her mazlumla birlikte olacağız. Onlarla beraber yürüyeceğiz, omuz omuza gideceğiz. Bugün etrafımızda Suriye, Irak ve dünyanın dört bir yanında sorunları olanlar var. Biz, o sorunların olduğu yerlerdeyiz. Myanmar’dayız, Libya’dayız, Yemen’deyiz. Suriye’de devrim başladığında, Suriye’deki kardeşlerimiz bizleri çağırdılar. ‘Gelin, bize siz yol gösterin’ dediler, gittik. Bizden yardım isteyen kardeşlerimize sırtımızı dönmedik, dönmeyeceğiz. Yetmiş yıldır zulüm altında yaşayan bu insanlara sırt çeviremeyiz. Bu bizim hakkımız değil”  “Filistin’de Yapılan Soykırıma Karşı Mazlumların Safında Yer Aldık” HAK-İŞ ve Hizmet-İş olarak kuruluşumuzdan bu yana Filistin halkının yanında olduğumuzu dile getiren Arslan, “2018 yılında İstanbul’da düzenlediğimiz uluslararası konferansta 50’den fazla ülkeden 250 delege ile Uluslararası Kudüs ve Filistin’e Destek Sendikalar Birliği’ni kurduk. Oy birliğiyle başkanlığa seçildim. Bu bizim sadece söylemde değil, eylemde de Filistin’in yanında olduğumuzu ortaya koyan önemli bir adımdı. HAK-İŞ Konfederasyonu ve Hizmet-İş Sendikası olarak kuruluşumuzdan bugüne kadar her zaman Filistin davasının yanında olduk. İşgalcilere karşı durduk, zulme karşı ses yükselttik, soykırıma karşı mazlumların safında yer aldık” şeklinde açıklamalarda bulundu. Toplantıda, Hizmet-İş Sendikası Genel Başkan Yardımcıları da birer konuşma gerçekleştirdi.

SES Edirne Şubesi: 14 Mart'ı mücadeleyle bayrama dönüştüreceğiz Haber

SES Edirne Şubesi: 14 Mart'ı mücadeleyle bayrama dönüştüreceğiz

Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Edirne Şube Başkanı Filiz Çakar, 14 Mart Tıp Bayramı kapsamında yaptığı açıklamada, sağlık sistemindeki sorunlara dikkat çekerek, sağlık emekçilerinin ve halkın hakları için mücadele edeceklerini belirtti. Erdoğan DEMİR / EDİRNE (İGFA) - Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Edirne Şube Başkanı Filiz Çakar, 14 Mart Tıp Bayramı kapsamında yaptığı açıklamada, sağlık sistemindeki sorunları gündeme getirerek, adaletli bir sağlık sistemi için mücadeleyi büyüteceklerini belirtti. Çakar, sağlık hizmetlerinin metalaştırıldığını, hastaların müşteri olarak görüldüğünü ve sağlık bütçesinin özel hastanelere ve sermayeye aktarıldığını ifade etti. Sağlık kurumlarının şirketleşmesine ve halkın sağlığının ticari bir meta hâline getirilmesine karşı olduklarını vurguladı. Sağlık emekçilerinin güvencesiz çalışma koşulları ve performans baskısı altında ezildiğini belirten Çakar, sağlıkta şiddetin her geçen gün arttığını ve etkili bir "Sağlıkta Şiddet Yasası" çıkarılması gerektiğini dile getirdi. Emekçiler, 14 Mart’ta hizmet üretmeyerek alanlarda seslerini duyurmaya devam edeceklerini belirterek, "Başka bir sağlık sistemi mümkün" diyerek mücadeleyi sürdüreceklerini vurguladı. SAĞLIK EMEKÇİLERİNİN ACİL TALEPLERİ Sağlık emekçileri, sorunlarını ve taleplerini şu başlıklar altında sıraladı: Temel ücretler yoksulluk sınırının üzerinde belirlenmeli ve emekliliğe yansıtılmalı. Sağlık çalışanlarının vergi yükü azaltılmalı, vergi dilimi %10’da sabitlenmeli. Sağlıkta taşeron sistemine ve güvencesiz çalışmaya son verilmeli. Özel hastanelere teşvikler kaldırılmalı, kamu hastanelerine kaynak aktarılmalı. Gece vardiyası ücretleri %100 artırılmalı, nöbet ücretleri en az iki katına çıkarılmalı. Sağlık çalışanlarının çocukları için her iş yerine kreş açılmalı. Hastanelerde yöneticiler, çalışanların oylarıyla belirlenmeli

Sendikaların baraj kanunu AYM tarafından iptal edildi Haber

Sendikaların baraj kanunu AYM tarafından iptal edildi

İSTANBUL (İGFA) - Alınan kararı ve iptal sürecini ‘sonunda adalet yerini buldu’ sözleriyle değerlendiren Aile Hekimliği Çalışanları Sendikası(AHESEN) Genel Başkanı Dr. Ahmet Kandemir; “Sendikalar için işkolu temsilinde, %2 barajının altında kalan sendikalara ödenen ‘Toplu Sözleşme’ ikramiyesinin ödenmemesine ilişkin düzenleme yapılmıştı. Bu düzenlemeyle, hem ‘Aile Hekimliği Çalışanları Sendikası’ AHESEN’e hem de benzer durumdaki diğer sendikalara üye olan meslektaşlarımız maddi olarak hak kaybına uğratıldı. Aile hekimliği çalışanlarının haklarının korunması ve birinci basamak koruyucu, tedavi edici sağlık hizmetlerinin; vatandaşlarımız, devletimiz ve meslektaşlarımız adına iyileştirmesi için sayısız kazanım sağlayan sendikamız, üyelerinin tercihleri nedeniyle cezalandırılmalarını kabul etmedi” dedi. “İşlemler, E-Devlet Üzerinden Hiçbir Baskı Olmadan Özgürce Yapılabilmeli” AHESEN Başkanı Dr. Kandemir; “İnsanları belirli sendikalara üye olmaya yönlendirebilecek bu uygulama,  adalet ve eşitlik anlayışıyla bağdaşmayan bir süreci doğurmuştu. Bu sebeple Anayasa Mahkemesi’nin verdiği karar bu adaletsiz durumu ortadan kaldırmış oldu. Şunu da eklemeliyiz ki; içinde bulunduğumuz modern çağ da maalesef bu da yeterli değil. Yıllarca eğitim almış ve devlette kamu hizmeti veren hekimler, hemşireler ve ebeler sendikalarını E-Devlet üzerinden rahatlıkla, özgürce ve hiçbir idari baskı olmadan değiştirebilme hakkına sahip olmalıdırlar.  Bu düzenlemenin de yakın zamanda ele alınacağına inanıyoruz.” Sırada Hakların İadesi Edilmesi Var! Bu süreçte girişimlerinin sonucunu aldıklarını dile getiren AHESEN Başkanı Dr. Ahmet Kandemir; “Yüzde 2 barajının yasalaşmasının hemen ardından gerekli görüşmeleri gerçekleştirerek ilgili maddenin AYM’ye taşınmasını sağlamıştık. Bugün bu mücadelemizin sonucunu aldık. Ayrıca, düzenleme çıktıktan sonra AYM kararına kadar geçen sürede, maddi olarak mağdur edilen kamu çalışanlarının haklarının iade edilmesi de gerekmektedir.”

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.